Sual: Kur'ân-ı kerimi güzel okuyabilmek için müzik bilmeye, makam öğrenmeye gerek var mıdır? Cevap: Kur'ân-ı kerimi doğru, güze...
Sual: Kur'ân-ı kerimi güzel okuyabilmek için müzik bilmeye, makam öğrenmeye gerek var mıdır?
Cevap: Kur'ân-ı kerimi doğru, güzel okumak için, müzik öğrenmeye lüzum yoktur. Tecvid ilmini öğrenmeye lüzum vardır. Âlimlerin çoğuna göre, tecvid ilminde, harflerin ağızdaki yerleri, medler, harflerin uzatma miktarları ve daha birçok şeyler öğrenmeden okunan Kur'ân-ı kerim, doğru olmaz, ezan ve namaz sahih olmaz.
***
Sual: Bir kimse, akşam yatağa girdiği zaman, yattığı yerde Kur'ân-ı kerimdeki sure ve âyetleri okuyabilir mi?
Cevap: Bu konuda Halebî-yi kebîrde deniyor ki:
"Yan yatarak ayakları birbirine bitiştirip, Kur'ân-ı kerimi, içinden ezbere okumak veya yürüyerek, iş görerek, kabir başında oturup okumak caizdir. Kitap okuyan, yazan, iş yapan yanında Kur'ân-ı kerim okumaya başlamak, onlar dinlemedikleri zaman günah olur. Camide veya başka yerde, birkaç kişinin, bir zamanda, yüksek sesle Kur'ân-ı kerim okumaları tahrimen mekruhtur. Birinin okuyup, başkalarının sessizce dinlemeleri lazımdır. İşi olanların dinlemesi farz olmaz. Kur'ân-ı kerimi dinlemek, farz-ı kifayedir ve okunmasından ve nafile ibadetlerden daha sevaptır."
***
Sual: Bir kadın, Kur'ân-ı kerimi ve namaz surelerini, erkek hocadan da öğrenebilir mi?
Cevap: Halebî-yi kebirde; "Kadın, Kur'ân-ı kerimi kadından öğrenmelidir. Yabancı erkeklerden, âmâdan bile öğrenmemelidir" buyuruluyor.
***
Sual: Kur'ân-ı kerimi öğrendikten sonra unutmak günah mıdır?
Cevap: Kur'ân-ı kerimi öğrendikten sonra, unutmanın günah olduğu, Berîkada ve Hadîkada yazılıdır.
***
Sual: Bir kimse, iş yaparken, kendi işiteceği bir sesle Kurân-ı kerim okuyabilir mi?
Cevap: Hulâsa-tül-fetâvâda deniyor ki:
"İş görürken ve yürürken, kalbi ile düşünerek, Kur'ân-ı kerim okumak câizdir."
***
Sual: İş yapanlar ve uyuyanların yanında yüksek sesle Kur'ân-ı kerim okumanın mahzuru olur mu?
Cevap: Halebîde; "İş görenler ve yatanlar arasında, yüksek sesle Kur'ân-ı kerim okunursa, okuyan günaha girer" denmektedir.
***
Sual: Namaz kılan bir kimse, dışarıdan birinin biraz sağa veya sola git sözü ile hareket etse, namazı bozulur mu?
Cevap: Namazda başkasının sözü ile yerini değiştirmek veya yanına gelene, onun sözü ile yer açmak bozar. Fakat, biraz sonra, kendiliğinden hareket ederse bozmaz.
***
Sual: Allahü teâlâya iman eden ve Peygamber efendimizi işitmeden ölen kimsenin ahiretteki durumu ne olacaktır? Peygamberleri işitip te inanmayan, inkar eden ile işitmeyenin durumu farklı mıdır?
Cevap: Allahü teâlânın merhameti sonsuz olduğu gibi, azâbı da sonsuzdur. Adâleti de sonsuzdur. Dilediği kuluna sebepsiz olarak ve o istemeden, iman ihsan eder, verir. Kendi akl-ı selîmine uyarak, ahlâkı ve işleri iyi olanlara da, doğru olan, makbul olan imanı vereceği bildirilmiştir. Bir insanın imanlı ölüp ölmeyeceği son nefeste belli olur. Bütün ömrü iman ile geçip, son günlerinde imanı giden, imansız ölen kimse, kıyamette imansızlar arasında olur. İman ile ölmek için, her gün dua etmek lâzımdır. Allahü teâlâ, sonsuz merhametinden dolayı, Peygamberler göndererek, var ve bir olduğunu ve inanılması lâzım olan şeyleri, kullarına bildirdi. İman, Peygamberin "sallallahü aleyhi ve sellem" bildirdiklerini tasdik etmek demektir. Peygamberi tasdik etmeyen, inkâr eden, kâfir olur.
Kâfirler, Cehennemde sonsuz yanacaktır. Peygamberi "aleyhissalevâtü vetteslîmât" işitmeyen kimse, Allahü teâlânın var ve bir olduğunu düşünüp, yalnız buna iman eder ve Peygamberi "aleyhissalevâtü vetteslîmat" işitmeden ölürse, bu da Cennete girecektir. Bunu düşünmeyip, iman etmezse, Cennete girmeyecek. Peygamberi "aleyhissalevâtü vetteslîmât" inkâr etmediği için, Cehenneme de girmeyecektir. Kıyamet günü, hesaptan sonra, tekrar yok edilecektir. Cehennemde sonsuz yanmak, Peygamberi "aleyhissalevâtü vetteslimât" işitip de, inkâr etmenin cezasıdır. Böyle âlimler arasında "rahime-hümullahü teâlâ" (Allahü teâlânın varlığını düşünmeyip iman etmeyen Cehenneme girecektir) diyenler varsa da, bu söz Peygamberi "sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem" işittikten sonra düşünmeyen demektir. (Herkese Lâzım Olan Îmân s. 465)
Cevap: Kur'ân-ı kerimi doğru, güzel okumak için, müzik öğrenmeye lüzum yoktur. Tecvid ilmini öğrenmeye lüzum vardır. Âlimlerin çoğuna göre, tecvid ilminde, harflerin ağızdaki yerleri, medler, harflerin uzatma miktarları ve daha birçok şeyler öğrenmeden okunan Kur'ân-ı kerim, doğru olmaz, ezan ve namaz sahih olmaz.
***
Sual: Bir kimse, akşam yatağa girdiği zaman, yattığı yerde Kur'ân-ı kerimdeki sure ve âyetleri okuyabilir mi?
Cevap: Bu konuda Halebî-yi kebîrde deniyor ki:
"Yan yatarak ayakları birbirine bitiştirip, Kur'ân-ı kerimi, içinden ezbere okumak veya yürüyerek, iş görerek, kabir başında oturup okumak caizdir. Kitap okuyan, yazan, iş yapan yanında Kur'ân-ı kerim okumaya başlamak, onlar dinlemedikleri zaman günah olur. Camide veya başka yerde, birkaç kişinin, bir zamanda, yüksek sesle Kur'ân-ı kerim okumaları tahrimen mekruhtur. Birinin okuyup, başkalarının sessizce dinlemeleri lazımdır. İşi olanların dinlemesi farz olmaz. Kur'ân-ı kerimi dinlemek, farz-ı kifayedir ve okunmasından ve nafile ibadetlerden daha sevaptır."
***
Sual: Bir kadın, Kur'ân-ı kerimi ve namaz surelerini, erkek hocadan da öğrenebilir mi?
Cevap: Halebî-yi kebirde; "Kadın, Kur'ân-ı kerimi kadından öğrenmelidir. Yabancı erkeklerden, âmâdan bile öğrenmemelidir" buyuruluyor.
***
Sual: Kur'ân-ı kerimi öğrendikten sonra unutmak günah mıdır?
Cevap: Kur'ân-ı kerimi öğrendikten sonra, unutmanın günah olduğu, Berîkada ve Hadîkada yazılıdır.
***
Sual: Bir kimse, iş yaparken, kendi işiteceği bir sesle Kurân-ı kerim okuyabilir mi?
Cevap: Hulâsa-tül-fetâvâda deniyor ki:
"İş görürken ve yürürken, kalbi ile düşünerek, Kur'ân-ı kerim okumak câizdir."
***
Sual: İş yapanlar ve uyuyanların yanında yüksek sesle Kur'ân-ı kerim okumanın mahzuru olur mu?
Cevap: Halebîde; "İş görenler ve yatanlar arasında, yüksek sesle Kur'ân-ı kerim okunursa, okuyan günaha girer" denmektedir.
***
Sual: Namaz kılan bir kimse, dışarıdan birinin biraz sağa veya sola git sözü ile hareket etse, namazı bozulur mu?
Cevap: Namazda başkasının sözü ile yerini değiştirmek veya yanına gelene, onun sözü ile yer açmak bozar. Fakat, biraz sonra, kendiliğinden hareket ederse bozmaz.
***
Sual: Allahü teâlâya iman eden ve Peygamber efendimizi işitmeden ölen kimsenin ahiretteki durumu ne olacaktır? Peygamberleri işitip te inanmayan, inkar eden ile işitmeyenin durumu farklı mıdır?
Cevap: Allahü teâlânın merhameti sonsuz olduğu gibi, azâbı da sonsuzdur. Adâleti de sonsuzdur. Dilediği kuluna sebepsiz olarak ve o istemeden, iman ihsan eder, verir. Kendi akl-ı selîmine uyarak, ahlâkı ve işleri iyi olanlara da, doğru olan, makbul olan imanı vereceği bildirilmiştir. Bir insanın imanlı ölüp ölmeyeceği son nefeste belli olur. Bütün ömrü iman ile geçip, son günlerinde imanı giden, imansız ölen kimse, kıyamette imansızlar arasında olur. İman ile ölmek için, her gün dua etmek lâzımdır. Allahü teâlâ, sonsuz merhametinden dolayı, Peygamberler göndererek, var ve bir olduğunu ve inanılması lâzım olan şeyleri, kullarına bildirdi. İman, Peygamberin "sallallahü aleyhi ve sellem" bildirdiklerini tasdik etmek demektir. Peygamberi tasdik etmeyen, inkâr eden, kâfir olur.
Kâfirler, Cehennemde sonsuz yanacaktır. Peygamberi "aleyhissalevâtü vetteslîmât" işitmeyen kimse, Allahü teâlânın var ve bir olduğunu düşünüp, yalnız buna iman eder ve Peygamberi "aleyhissalevâtü vetteslîmat" işitmeden ölürse, bu da Cennete girecektir. Bunu düşünmeyip, iman etmezse, Cennete girmeyecek. Peygamberi "aleyhissalevâtü vetteslîmât" inkâr etmediği için, Cehenneme de girmeyecektir. Kıyamet günü, hesaptan sonra, tekrar yok edilecektir. Cehennemde sonsuz yanmak, Peygamberi "aleyhissalevâtü vetteslimât" işitip de, inkâr etmenin cezasıdır. Böyle âlimler arasında "rahime-hümullahü teâlâ" (Allahü teâlânın varlığını düşünmeyip iman etmeyen Cehenneme girecektir) diyenler varsa da, bu söz Peygamberi "sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem" işittikten sonra düşünmeyen demektir. (Herkese Lâzım Olan Îmân s. 465)
Hiç yorum yok
Sorularınız Dinimiz İslam hocaları tarafından cevaplandırılacaktır. Lütfen suallerinizi: dinimizislam2@gmail.com mail adresine gönderiniz. Teşekkürler.