Sual: (İnsanlardan ve komşulardan gelen sıkıntılara katlanmalı) deniyor. O zaman da ezilmiş olmaz mıyız? Müslümanın kimseyi ezmemesi gerek...
Sual: (İnsanlardan ve komşulardan gelen sıkıntılara katlanmalı) deniyor. O zaman da ezilmiş olmaz mıyız? Müslümanın kimseyi ezmemesi gerektiği gibi, kendisini de ezdirmemesi gerekmez mi?
CEVAP
İyi geçinmeye ezilmek denmemeli. Kesinlikle ezen olmamalıyız. Ahirette hesabı zordur. Zalim olmaktansa, mazlum olmayı tercih etmek zorundayız. Bir başka husus da, ahirete alacaklıyım diye gidip de, borçlu çıkılabilir. Biz onu gıybet etmişizdir, hakaret etmişizdir, tersine biz borçlu duruma düşebiliriz. Bunun için, hakkımı onda bırakmam, söke söke alırım demek yanlıştır, çünkü zorla sökerken ona zulmetmiş oluruz. Haklı da olsak, karşımızdakine sen haklısın dersek, iyi insan olduğumuz anlaşılır. Öyle demeyen veya diyemeyen, iyi geçinemeyen kimse, Allahü teâlânın sevgisine ve rızasına nasıl kavuşur ki?
Evliya zatlar, insanlardan gelen sıkıntılara hep sabretmişler, onların yaptıklarına kötülükle değil, aksine iyilikle karşılık vermişlerdir. Haklarını almaya çalışmamışlar. Ezen olmaktansa, ezilen biz olalım demişler. Bu güzel ahlakları, birçok gayrimüslimin Müslüman olmasına, günahkârların da tevbe etmelerine vesile olmuştur.
İyi komşu tarif edilirken de, sadece komşusuna zarar vermeyen denmiyor, komşusundan gelen sıkıntılara katlanan diye tarif ediliyor. Komşu rahatsız edecek, biz de sabredeceğiz. Mesela onun çocukları yukarıda hoplayıp zıplayıp bizi rahatsız ederse, biz de karşılık vermeyeceğiz, biz de aşağıda davul çalmayacağız. O bize bir şey vermese de, biz pişirdiğimiz en nefis yemeği, balı baklavayı ona vereceğiz. O bağıra bağıra konuşacak, biz, komşu rahatsız olur diye sesimizi kısacağız. Ancak o zaman iyi komşu olabiliriz. Biz de aynısını yaparsak, o zaman nasıl iyi komşu oluruz ki?
Hoparlörün faydası
Sual: Hoparlör de mizmar yani çalgı aleti olduğuna ve ibadetlerde çalgı kullanmak da küfür olduğuna göre, ilahi okurken hoparlör kullanmak da küfür olmaz mı?
CEVAP
Hoparlör, çalgı olarak kullanıldığı gibi, konuşmaları iletmek için de kullanılıyor. Günah işlerde kullanılmadığı zaman, ibadete haram karıştırılmış olmaz. Mesela davul çalgıdır. Davulu sofra gibi kullanıp, üzerinde yemek yense, davul çalma günahı olmaz. Çalgı olarak kullanılmış olmaz. Davul derisinin günahı olmaz, onu çalgı olarak kullanmak günahtır. Davulu su kırbası olarak, su tulumu olarak kullanmak günah değildir. İçki konmuş bir şişe, yıkanıp su konsa hiç mahzuru olmaz. Bunun gibi, zurnaları birbirine bağlayıp su akıtılsa içilen suya mizmar, çalgı karışmış olmaz.
Radyolarda hiç müzik ve dine aykırı şey yapılmasa, radyonun, hoparlörün suçu ne ki? Dine uygun şeyler, dini bilgiler verilse, gayet uygundur, günah değildir. Bunun için din kitaplarımızda da şöyle bildiriliyor:
İslam âlimleri fennin bulduklarını hep iyi karşılamıştır. Radyo, televizyon ve hoparlörle, her yerde faydalı yayınlar yapılması sevabdır, fakat ibadetleri, hoparlörün tırmalayıcı sesi ile yapmak caiz değildir. (S. Ebediyye)
İkinci küçük parmak
Sual: S. Ebediyye'de (Ağzı yıkarken misvak bulunmazsa, fırça da kullanılabilir. Bu da yoksa, sağ elin baş parmağını sağ yandaki dişler üzerine, ikinci küçük parmağını sol dişler üzerine üç kere sürerek temizlemelidir) deniyor. İkinci küçük parmak hangisidir?
CEVAP
İslam Ahlakı kitabında, (Misvak bulamayan, baş parmak sağ, şehadet parmak sol taraftan ağza sokularak, dişler ovalanır) deniyor. (s. 374)
Demek ki, şehadet [işaret] parmağına, ikinci küçük parmak da deniyor.
Nasır ilacı
Sual: Nasır için doktorların verdiği bir ilaç, oje gibi tabaka meydana getiriyor. Abdeste mani olur mu?
CEVAP
Altına su geçirmeyenler abdeste mani olur. Ancak salih ve uzman bir doktor, (Bu hastalığa bundan başka etkili bir ilaç yoktur) derse, o zaman abdest alırken çıkarmak gerekmez. Üstüne mesh edilir.
CEVAP
İyi geçinmeye ezilmek denmemeli. Kesinlikle ezen olmamalıyız. Ahirette hesabı zordur. Zalim olmaktansa, mazlum olmayı tercih etmek zorundayız. Bir başka husus da, ahirete alacaklıyım diye gidip de, borçlu çıkılabilir. Biz onu gıybet etmişizdir, hakaret etmişizdir, tersine biz borçlu duruma düşebiliriz. Bunun için, hakkımı onda bırakmam, söke söke alırım demek yanlıştır, çünkü zorla sökerken ona zulmetmiş oluruz. Haklı da olsak, karşımızdakine sen haklısın dersek, iyi insan olduğumuz anlaşılır. Öyle demeyen veya diyemeyen, iyi geçinemeyen kimse, Allahü teâlânın sevgisine ve rızasına nasıl kavuşur ki?
Evliya zatlar, insanlardan gelen sıkıntılara hep sabretmişler, onların yaptıklarına kötülükle değil, aksine iyilikle karşılık vermişlerdir. Haklarını almaya çalışmamışlar. Ezen olmaktansa, ezilen biz olalım demişler. Bu güzel ahlakları, birçok gayrimüslimin Müslüman olmasına, günahkârların da tevbe etmelerine vesile olmuştur.
İyi komşu tarif edilirken de, sadece komşusuna zarar vermeyen denmiyor, komşusundan gelen sıkıntılara katlanan diye tarif ediliyor. Komşu rahatsız edecek, biz de sabredeceğiz. Mesela onun çocukları yukarıda hoplayıp zıplayıp bizi rahatsız ederse, biz de karşılık vermeyeceğiz, biz de aşağıda davul çalmayacağız. O bize bir şey vermese de, biz pişirdiğimiz en nefis yemeği, balı baklavayı ona vereceğiz. O bağıra bağıra konuşacak, biz, komşu rahatsız olur diye sesimizi kısacağız. Ancak o zaman iyi komşu olabiliriz. Biz de aynısını yaparsak, o zaman nasıl iyi komşu oluruz ki?
Hoparlörün faydası
Sual: Hoparlör de mizmar yani çalgı aleti olduğuna ve ibadetlerde çalgı kullanmak da küfür olduğuna göre, ilahi okurken hoparlör kullanmak da küfür olmaz mı?
CEVAP
Hoparlör, çalgı olarak kullanıldığı gibi, konuşmaları iletmek için de kullanılıyor. Günah işlerde kullanılmadığı zaman, ibadete haram karıştırılmış olmaz. Mesela davul çalgıdır. Davulu sofra gibi kullanıp, üzerinde yemek yense, davul çalma günahı olmaz. Çalgı olarak kullanılmış olmaz. Davul derisinin günahı olmaz, onu çalgı olarak kullanmak günahtır. Davulu su kırbası olarak, su tulumu olarak kullanmak günah değildir. İçki konmuş bir şişe, yıkanıp su konsa hiç mahzuru olmaz. Bunun gibi, zurnaları birbirine bağlayıp su akıtılsa içilen suya mizmar, çalgı karışmış olmaz.
Radyolarda hiç müzik ve dine aykırı şey yapılmasa, radyonun, hoparlörün suçu ne ki? Dine uygun şeyler, dini bilgiler verilse, gayet uygundur, günah değildir. Bunun için din kitaplarımızda da şöyle bildiriliyor:
İslam âlimleri fennin bulduklarını hep iyi karşılamıştır. Radyo, televizyon ve hoparlörle, her yerde faydalı yayınlar yapılması sevabdır, fakat ibadetleri, hoparlörün tırmalayıcı sesi ile yapmak caiz değildir. (S. Ebediyye)
İkinci küçük parmak
Sual: S. Ebediyye'de (Ağzı yıkarken misvak bulunmazsa, fırça da kullanılabilir. Bu da yoksa, sağ elin baş parmağını sağ yandaki dişler üzerine, ikinci küçük parmağını sol dişler üzerine üç kere sürerek temizlemelidir) deniyor. İkinci küçük parmak hangisidir?
CEVAP
İslam Ahlakı kitabında, (Misvak bulamayan, baş parmak sağ, şehadet parmak sol taraftan ağza sokularak, dişler ovalanır) deniyor. (s. 374)
Demek ki, şehadet [işaret] parmağına, ikinci küçük parmak da deniyor.
Nasır ilacı
Sual: Nasır için doktorların verdiği bir ilaç, oje gibi tabaka meydana getiriyor. Abdeste mani olur mu?
CEVAP
Altına su geçirmeyenler abdeste mani olur. Ancak salih ve uzman bir doktor, (Bu hastalığa bundan başka etkili bir ilaç yoktur) derse, o zaman abdest alırken çıkarmak gerekmez. Üstüne mesh edilir.
Hiç yorum yok
Sorularınız Dinimiz İslam hocaları tarafından cevaplandırılacaktır. Lütfen suallerinizi: dinimizislam2@gmail.com mail adresine gönderiniz. Teşekkürler.